Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

kıl payı kalmak

  • 1 kıl payı kalmak

    быть на волоске́ от чего

    Türkçe-rusça sözlük > kıl payı kalmak

  • 2 kıl payı kalmak

    to come within an inch of

    İngilizce Sözlük Türkçe > kıl payı kalmak

  • 3 kıl

    kıl Körperhaar n; (Pferde- usw) Haar n; (Tier)Wolle f; BOT Flaumhärchen n; adj hären, Haar-; Rosshaar-;
    kıl gibi haarfein;
    kıl payı zafer usw ein hauchdünner Sieg usw;
    -e kıl payı kalmak: -e kıl payı kaldı fast wäre es gekommen (zu); um Haaresbreite;
    kılı kıpırdamamak keine Miene verziehen;
    kılı kırk yarmak haarscharf untersuchen;
    -in kılına dokunmamak jemandem kein Härchen krümmen

    Türkçe-Almanca sözlük > kıl

  • 4 kıl

    гли́на (ж)
    * * *
    1.
    1) во́лос[ы] ( на теле)
    2) шерсть, щети́на ( животных)
    3) ко́зий пух
    4) волосо́к ( растения)
    2.
    волосяно́й

    kıl çuval — волосяно́й мешо́к

    ••
    - kılına dokunmamak
    - ölmesine kıl kadar kalıyordu
    - kılı kıpırdatmamak
    - kılı oynatmamak
    - kılı kırk yarmak
    - kıl payı kalmak

    Türkçe-rusça sözlük > kıl

  • 5 kıl

    "1. a (human) hair (especially one not of the scalp); an animal hair; bristle. 2. goat hair. 3. (made of) goat hair. 4. (made of) bristle. 5. slang (someone) one cannot stand, who makes one sick. 6. slang someone one cannot stand, someone who makes one sick. -ını bile kıpırdatmamak/oynatmamak not to turn a hair, not to bat an eyelash, to appear completely unmoved. - çadır haircloth tent. - çekmek slang to flatter, soft-soap. -ına dokunmamak /ın/ not to touch a hair of (someone´s) head, not to injure or offend (someone) in any way. - fırça 1. brush (made of bristle). 2. brush made of one hair (used by a miniaturist). -ına hata gelmemek not to receive so much as a scratch, not to be injured at all. - kadar just the tiniest bit of, a very small amount of. - (kadar) kalmak /a/ to come within an inch (of): Kıl kaldı boğulacaktı. He very nearly drowned. -ı kıpırdamamak not to turn a hair, to appear completely unmoved. -ı kırk yaran overly meticulous. -ı kırk yarmak to split hairs. -dan nem kapmak to take offense at the slightest things. - olmak /a/ slang to be unable to stomach (someone). - payı 1. hairbreadth, infinitesimal. 2. by the skin of one´s teeth, narrowly. - payı kalmak /a/ to come within an inch of. - şaşmadan painstakingly, without leaving an i undotted. - testere fretsaw, scroll saw."

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > kıl

См. также в других словарях:

  • kıl payı — zf. Çok az (kalmak) Paldır küldür öfkesi ve taşkın heyecanıyla ortalığı duman etmesine böyle bazen kıl payı kalıyordu. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kıl — is. 1) Bazı hayvanların derisinde, insan vücudunun belli yerlerinde çıkan, üst deri ürünü olan ipliksi uzantı 2) Keçi tüyü 3) sf. Keçi tüyünden yapılmış veya dokunmuş olan Kıl kilim. Sana kız mı verirler / Kıl şalvar giymeyincek. H. Türküsü 4) sf …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»